Kobiden
2 Ağu 2010
BONY: Emek-yoğun alanda rekabet yaratma
Kobiden
2 Ağu 2010
Çok kestirme genelleme yapmanın tuzağına yakalanmayanımız yok denecek kadar azdır. Zihnimizin gevşek olduğu bir anda, "…Türkiye orta gelirli ülke, bu ülkede ucuz emek-odaklı rekabet şansı kalmadı.Ucuz-emek rekabetine dayanan üretim alanları çekilmelidir" deyiveririz.
Çorap , olgunluk dönemi ve ucuz-emek odaklı üretim olduğundan ilgi odağımdan yerini korur. Ülkemizin önde gelen çorap üreticisi olan BONY'de yetkililerle konuları tartışalım.
Her zaman olduğu gibi makine sayısı, yarattığı istihdam, ciro, yurtiçi pazar payı, yurtdışı satışları gibi yaygın ilgi alanı içinde olan konulardan çok, çorap üretiminin bileşenleri, üretim ve satışların bağlamları, stratejik, taktik ve operasyonel uygulamalara odaklandım. Kendi algılama sınırlarım içinde önemli bulduklarımı paylaşmak istiyorum.
Ayırt edici özellikler
BONY'nin sahibi Hasan Gülkaya ve Genel Müdür E. Sabri Baykal'ın ortaya koydukları yaklaşımın fikri omurgası bazı temel ilkelere dayanıyor.
Birincisi, fizik koşulların rekabet-odaklı ayarlanması. Farklı mekanlardaki tesisler tek çatı altında toplanmış, iş süreçleri üretimin gereklerine göre ayarlanmış. Tesiste 90 iğneden 400 iğneye bir yapı oluşturulmuş.
İkincisi, üretim sistemi ülke altyapısı dikkate alarak tasarlanmış. Çok büyük olmayan, esnek, hızlı refleks veren, siparişleri zamanında teslim edebilen yapı korunmuş. Sahip-yönetici, fuarlar, iş gezileri, sergiler vb. yaratıcı alanların hepsiyle yakın ilişki kurarak ama çorap penceresinden bakarak iş geliştirmeyi ilke edinmiş. Kendi iş alanında dünyaya açık, ne olup bittiğini izleyen bir erken uyarı mantığı oluşturan anlayış benimsemiş. Krizden çok önce "Çin faktörünün" farkına varılmış, gerekli öngörü ve önlemleri ona göre geliştirilmiş.
Üçüncüsü, ürün çeşitliğinde farklı bir yapı oluşturulmuş. Hep en son teknolojiyi kullanma ilkesi benimsenmiş. Makineleri 6 yılda yenileme ilkesinden ödün verilmemiş. İplikten boyaya, taşımadan baskıya vb. alanda fiyat-maliyet avantajı yaratan öğeler işin içine katılmış.
Dışa ve dünyaya açık durma ilkesine sadakat firmanın dördüncü özelliği. Fuarlardan sergilere yaratıcı yenilik alanlarının sistemli izlendiği, Ür-Ge ve Ar-Ge çalışmaları ile geleceği güven altına almanın gereklerinin yapıldığı anlatılıyor. Bugün sadece Ür-Ge ve Ar-Ge alanında 40 dolaylarında insan çalışıyor. Renk, desen, baskı ve model yaratmada İtalya'dan daha iyi olduklarını iddia eden özgüven sergileniyor.Asıl belirleyici özellik, Ar-Ge'nin geçici bir heves olmaması, "dinamik Ar-Ge" anlayışının işyerinin yaşamına kök salmasının sağlanması olarak vurgulanıyor.
Beşinci özellik, küreselleşmenin yarattığı erişebilirlik dikkate alınarak "güvenilir firma ol" anlayışının içselleştirilmesi. Reklamasyonu olmayan, müşteri şikayeti yaşamayan bir ilişki düzeyine erişilmiş.
Altıncısı, kriz döneminde, özellikle hammadde fiyatlarındaki oynamayı dikkate alan önlemlere ağırlık verilmiş. Hammadde fiyatları kadar, geçilebilecek bütün alanlarda "otomasyon" uygulamaları hızla tamamlanmış. İş süreçlerinin sürekli gözden geçirilmesi. İş akışlarının etkinleştirilmesi, özellikle de "iç denetimin" sistemli ve ödünsüz sürdürülmesi yönetimin temel ilkesi olmuş.
Yedincisi, birikim yeteneğini koruyarak uzun dönemli geleceği güven altına almak için proje ve uygulama planında yapılanlar. Fiziksel mekanların düzenlenmesi, iş akışlarının hızlandırılması, iş süreçlerini iyileştirilmesi, işgücü verimlerinin gözetilmesi sorun edinilmiş ve çözüm üretilmiş. Kur riskinde, firma için yeterlilik sınırları gözetilmiş, "…dövizden değil, işimizden para kazanalım" anlayışı öne çıkarılmış.
Geleceği güven altına alma
Firma yetkililerinin anlatımı ile belirtilen yedi özellik dışında,"orta dönemli gelişme" konusunda da kafa yorulmuş. Bengaldeş, Pakistan,Etopya vb. ülkelerde bakan ve büyükelçi düzeylerinde görüşmeler yaparak olanakları değerlendirmiş. Kütle üretimine yönelik üretimde fırsat ve tehlikeler analiz edilmiş. Üç alana bakılmış: İnsan, enerji ve güvenirlilik. Gelinen aşamada bir karara varılamamış.
Orta vadeli gelişme önce "marka" yaratma eksenine oturtulmuş. "Katia" markası satın alınmış. Mağaza sayısı 6'ya çıkarılarak markayı destekleme ve alanda müşterinin elinin menziline girme stratejisi uygulamaya konmuş. "Falke" bir asrı aşan bir marka, dağıtım hakkı alınmış.
Marka dışında "üretim yapma" ve "üretim yaptırma" yöntemlerine hakimiyeti esas alan gelişme yolu izlenmiş.
Bütün bu gelişmeler dikkate alındığında ülkemizde çorap üretimiyle ilgili bir senteze varılmış: Ucuz-işgücü odaklı kütle ürünlerinde çok uzun bir yaşama şansı görülmüyor. Farklılaştırarak 10-15 yıllık bir ömür sürdürülebileceği öngörülüyor.
Kamu yetkililerinin kıdem tazminatı ve SSK primlerinde rakiplerle şans eşitliği yaratılması gerektiğinin altı çiziliyor.
BONY dünyada ilk kez kendilerinin geliştirdiği "çorap yazılımını" yakında piyasaya sunmayı planlıyor. Ayrıca, "akredite laboratuara" sahip olmayı da işin gereği, farklılık yaratan bir boyutu olarak görüyor. Bir de AB Şirket Ödülleri 2010'da Aygaz ve Bilim İlaçtan sonra üçüncü sırada yer almış olmasından gurur duyuyor firma yetkilileri.
Çağımızda giderek bir yönetim tekniği olarak ağırlık kazanan "yönetişim ilkeleri" açısından anlatılanları anlamlı bulduk. Başka firma yönetimlerine ilham verebileceğini düşündüğümüz için bilgileri paylaşalım istedik.
Copyright © 2024 Kobiden. Tüm hakları saklıdır.