Onyteks, ihracat hedefini 300 tona çıkardı

Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi’nde 2010 yılında 10 ay gibi kısa bir sürede kurdukları tesislerinde aylık 30 ton kapasiyle fantezi iplik ve aylık 50 ton kapasiteyle chenille iplik ürettiklerini ifade eden Onyteks Tekstil Genel Müdürü Özgür Köroğlu, bu yıl 300 tonluk ihracat gerçekleştirmeyi hedeflediklerini söyledi.

2 bin 500 metrekaresi kapalı, toplam 6 bin metrekare alanda faaliyet gösterdiklerini aktaran Köroğlu, 80 ton/ay kapasiteli elyaf ve iplik boyama tesislerinin de olduğunu vurguladı. Piyasadan gelen talepler doğrultusunda tesislerinde 250'yi aşkın farklılıkta ipliği üretebilecek makine parkına, bilgi birikimine ve deneyime, kalifiye işgücüne, üretim ve yönetim becerisine sahip olduklarını dile getiren Köroğlu, hem dolaylı hem de direkt ihracatlarının olduğunu belirtti.

Köroğlu: “Kuruluş öncesi satış ve pazarlama planlamalarımızı yaparken ilk yıllar direkt değil dolaylı ihracatı tercih ettik. Tüm ürünlerimiz, ihraç kayıtlı dokuma ve örme işlemlerinden geçerek yurtdışına gönderiliyor. Böyle bir kararı vermemizin ana nedeni Avrupa ve Arap ülkelerindeki hali hazırdaki gelişmelerdi. Sektörsel ihraç pazarımızda oluşan sıkıntılara oldukça tedbirli ve doğru noktadan yaklaştığımızı şu an daha iyi görebiliyor, analiz edebiliyoruz. Partnerlerimizin ihracatçı yapılarını dikkate alarak ürünlerimizi ihracata yönelik olacak şekilde titizlikle üretmekte, ürün kalitesi ve çeşitliliği açısından ciddi yol kat ettiğimiz şu dönemde ihracat altyapısını oluşturduk ve bu yıl itibarıyla ilk numunelerimizi sevk etmeye başladık. 2011 yılı dolaylı ihracatımız 250 ton olarak gerçekleşti. 2012 ihracatımızın ise dolaylı ve direkt 300 ton olarak gerçekleşmesini hedefliyoruz” dedi.

2012 yılında ise direk ihracat pazarlarının tamamını Avrupa ülkelerinin oluşturacağını aktaran Köroğlu, dolaylı ihracat ülkelerinin ise Avrupa, Arap ülkeleri ve ABD olacağını ifade etti. Köroğlu:

“Bu ülkelere özellikle doğal elyaflı ürün gamımızla hitap etmekteyiz. Özellikle 2011 yıllı ortalarından sonra tüketicilerin bilinçlenmesiyle birlikte doğal elyaf içeren ürünlere olan talep artmış durumda. 2012 ile birlikte tüm tekstil sektöründe doğal elyaflı ürünlerin daha talep edilir olacağı öngörüsündeyiz. Özellikle doğal elyaflı ürünlerde kullandığımız sistem ciddi boya ve kimyasal tasarrufunun yanında haslıklar yönünde de bizleri iddialı noktaya taşımakta. Bu sistemle birlikte daha çevreci, daha kaliteli ve kaynak verimliliği noktasında müşterilerimiz adına ciddi farklar yarattığımızı görmekteyiz. Bu özelliğimiz ile sektörde şu an tek firma olmanın avantajını yakalamış durumdayız” şeklinde konuştu.

“Hızlı tedarik fark yaratıyor”

Tüm önemli üretim tesislerinde artık belirli ve kabul edilebilir bir kalite ve maliyetin yakalanmış olduğunu ifade eden Özgür Köroğlu, artık başarılı olmanın, üretim ve ihracatı artırabilmenin tek yolunun minimum teslim süresinden geçtiğini anlattı. Köroğlu, tüm sektörlerde talep noktasında bulunan firmaların, oluşan küçük fiyat veya kalite farklarından çok ürünlerini ne kadar sürede tedarik edebileceği ile ilgilenildiğine işaret etti. Üretim sektörleri açısından Türkiye’de hâlâ teknik eleman yetersizliğinin en önemli sorunlardan biri olduğunu vurgulayan Köroğlu, şöyle devam etti:

“Hâlâ ülkemizde üretilebilecek birçok hammaddeyi ithal ediyoruz. Özellikle son dönemlerde kurlardaki artışlarla birlikte, üreticiler belirli ithal ürünlere karşı biraz daha desteklenebilse, üretim verimliliğinin, maliyetlerin ve piyasa taleplerinin ciddi anlamda artırılabileceğini düşünüyorum. İthal ürünler her sektörün temsilcilikleri tarafından analiz edilmeli ve üretilebilirliğinin yolları konusunda raporlar hazırlanmalı. Bu raporlar ilgili devlet kurumları ile paylaşılmalı, eksikleri tamamlanmalı ve bu noktada üreticiler desteklenmeli. Kalanını yerli üreticilerimizin en doğru şekilde sonuçlandırabileceğine inanıyorum. Birçok sektörde üretim olarak ciddi doygunluklara ulaşıldığını görüyoruz. Tekstil de bu sektörlerin önde gelenlerinden birisi.”