Az bir sermaye ile 1996 yılında kadife bebek battaniyesi diktirip ticaretini yaparak bebe ve çocuk konfeksiyonu sektörüne giriş yapan Bebetto, bugün kendi markasıyla ürettiği ve "Annenin bebeği için aradığı her şey" konseptiyle geliştirdiği 300'e yakın ürün çeşidini Avrupa ağırlıklı olmak üzere pek çok ülkeye gönderiyor. İç piyasada üç toptan, üç de perakende mağazasıyla tüketiciye ulaşan Bebetto, 0-2 yaş arasındaki bebeklerin ihtiyacına yönelik sürdürdüğü üretimlerini internet satışları, cornerlar ve büyük mağazalar içerisindeki 'shop in shop'larla da Türkiye ve dünyaya yaymayı hedefliyor. Bebek giyim, hastane çıkış setleri, body, tulum ve uyku tulumu, pijama takımı ve eşofman gibi 300'e yakın çeşidin üretimini Bursa Gürsu OSB içerisindeki 4 bin metrekare kapalı alana sahip tesisinde yapan Bebetto, yıllık 800 bin ile 1 milyon parça arasında üretim yapıyor.

Firmanın kuruluşunu, üretim ve ihracat hedeflerini Bebetto Bebe tekstili San. ve Tic. Limited Şirketi Genel Müdürü Mesut Okyay ile konuştuk. Okyay, yüzde 33 oranında olan üretimden ihracat rakamını yüzde 50 dengesine oturtmak istediklerini, yurtiçi ve yurtdışında 'Shop in Shop' sistemiyle yayılmayı planladıklarını aktardı.

Sektöre giriş ve kuruluş hikayenizi bizimle paylaşır mısınız?

Uzun yıllar Bursa Kapalıçarşı'da tekstil üzerine çalıştım. 1996 yılında kardeşimle birlikte kendi firmamızı kurma kararı aldık. İlk olarak o yıllarda pek bulunmayan kadife kumaştan bebe battaniyesi ürettirerek ticarete atıldım. Kadife kumaş o dönemde yeni çıkan bir materyaldi. O dönemde üretimi kendi tasarımlarımızla dışarıda yaptırıyorduk. Üretimin içinden gelmediğimiz için ilk dönemlerde sıkıntılar yaşadık. Fakat kademe kademe bu süreçleri aştık. 1996 yılından 2000'e kadar sadece battaniye ürettik. Ardından piyasada taklidin artması ve düşük fiyatlarda ürün satılmaya başlanmasıyla birlikte ürün gamında çeşitliliğe gitmeye karar verdik. Ardından fermuarlı ve çıt çıtlı tulum modeline geçtik. O dönemde Türkiye'de bu üretim de yapılmıyordu. Ürün aranan bir ürün olunca, model de yeni bir model olunca bize güzel bir ivme kazandırdı. Bu trendi biz de iyi kullandık. Zaman içerisinde müşteri portföyümüzü daraltarak daha seçici olma yoluna gittik. Yeni doğana hitap eden 0-2 yaş arası bebek tekstil ürünlerinin tümünü üretme hedefine yöneldik.

Üretime ne zaman başladınız kapasiteniz nedir?

Kendi üretimimize 1999 yılında başladık. Bugün Gürsu OSB'deki fabrikamızda 4 bin metrekare kapalı alanda üretim yapıyoruz. Dışarıdan bize patik, şapka gibi üretimler yapan irili ufaklı atölyeler de var. Fabrikamızda 0-2 yaşa yönelik 300'e yakın çeşitte üretim yapılıyor. Çeşitliliği zamanla tamamlamayı planlıyoruz. Dünyada bu alanda üretim yapan firmalar çok ihtisaslaşmış durumda. Örneğin, bebeklerin ilk 15 günlerinde giyecekleri ya da 0-3 ay içinde kullanacakları ürünleri üreten firmalar var. Bizim üretimini yaptığımız 0-2 yaş ise Avrupa değerlerine göre çok geniş bir skala. Bu standart bizde de yükseliyor yavaş yavaş. Eskiden 0-3, 6-9, 9-12 boyda body üretimi yapıyorduk, şimdi ise bunu 5 boya çıkardık. Bu çeşitlilik yükseliyor. Yaklaşık yıllık 800 bin ile 1 milyon parça arasında ürün üretiyoruz. Fakat bu rakamın içerisinde çok irili ufaklı üretimler vardır. Örneğin bir 10'lu zıbın seti tek parça olarak hesap edilir.

Pazarlama stratejiniz nedir? Nerelere ulaşıyorsunuz?

İlk olarak 1996 yılında İstanbul'a açıldık ve Laleli'nin hızlı dönemini yakaladık. O dönem tekstilde yaşanan hızlı süreç bizim ticaretimize de ivme kazandırdı. Ardından Mahmutpaşa ve Sultanhamam piyasasına girdik. O dönemde çalıştığımız 20-25 olan toptancı sayısını 10'a düşürdük. Şu an ise 2 toptancı ile devam ediyoruz. Kendi ürünümüzü kendimiz dağıtıyoruz ve ürün verdiğimiz müşterileri biz belirliyoruz. Kendi toptan mağazalarımız üzerinden tüketiciye ulaşıyoruz. 2005 yılında ilk olarak Osmanbey'de toptan satış için bir yer açtık. Ardından orayı Laleli'ye taşıdık. Yeşildirek'te de açtığımız bir yer ile İstanbul'daki noktamızı ikiye çıkardık. Bursa Vişne Caddesi'ndeki yerimiz de dahil olmak üzere toplam 3 yerde kendi ürünlerimizi satıyoruz. Perakendede ise 3 noktada varız. Bursa'da Kapalı Çarşı'da, Mihraplı ve İstanbul'da Hasanpaşa - Kadıköy çıkışında 800 metrekarelik mağazamız bulunuyor. Üretim yapan ve markasını belli bir konuma getiren bütün firmalar gibi bizim de ülke geneline yayılma planımız var. Ama önce çeşitliliğimizi oluşturup bu kurmuş olduğumuz 3 mağaza ve bunun yanında internet mağazamız aracılığıyla altyapımızı oluşturmayı planlıyoruz.

Yurtdışında mağazalaşmayı düşünüyor musunuz?

"Annenin bebeği için aradığı her şey" vizyonumuz çerçevesinde mağazalarımızda bir annenin 0-2 yaş arasındaki bebeği için doğumundan itibaren ihtiyacı olabilecek tüm ürünleri satmak gibi bir yapılanmamız var. Bu nedenle mağazalarımızda bizim ürünlerimizin oranı yüzde 15'tir. Geri kalanı araç gereç, anne bakım malzemelerinin ticaretini de yaparız. Ayrıca Özdilek gibi büyük mağazalarda cornerlarımız var. Şu anki yapılanmamız içerisinde ise metrekaresi büyük olan mağazaların içerisinde 'Shop in Shop' dediğimiz tarzda bir planlamaya gitmeyi hedefliyoruz. Şu an görüştüğümüz 8-10 noktada Bebetto köşesi oluşturuyoruz. Ardından bu projeyi yurtdışına taşıyıp belirleyeceğimiz ülkelerde de Shop in Shop sistemiyle mağazalaşmayı planlıyoruz.

İhracat çalışmalarınızla ilgili bilgi verir misiniz?

Toplam üretimin yüzde 33'ünü doğrudan kendi markamızla başta İspanya, İtalya, Almanya,  Belçika gibi Avrupa ülkeleri olmak üzere pek çok yere ihraç ediyoruz. Özellikle son 2 yılda rotamızı daha çok Doğu Bloğu ülkeleri, Rusya ve Afrika ülkelerine çevirdik. Riskli ama karlılıklı piyasalar diyebiliriz. Zamanla ihracatta kendimizi geliştirdik. Bursa'da 2008 yılında en çok ihracat yapan 250 firma arasında 198'inci olduk. 2009 yılında 193'üncü, 2010 yılında da 173'üncü olduk. 2011 yılında ise 2009 krizinin piyasalara yansımasıyla birlikte bilinçli olarak frene bastık. Eski usullerle yapılan ihracatı kaldırdık. Bu rakamlarımızı da etkiledi ve 253'üncü olduk. Ama bu bilinçli bir gerilemeydi. Bebe çocuk konfeksiyonu sektöründe ihracat departmanı olan sayılı firmalardanız. İhracat çalışmalarını önemsediğimizin bir göstergesidir bu. Öte yandan Laleli piyasasına sattığımız ürünleri ihracat olarak değil, iç piyasa satışı olarak değerlendiriyoruz. 7-8 yıl boyunca Kongo ile ciddi oranlarla çalıştık. Ayrıca Romanya, Beyaz Rusya, İsrail, Filistin'e de ürün gönderdik. Son 1 yıldan beri de İran pazarına satışlarımız çok arttı. Arap baharı bizim sektörümüze yaradı diyebiliriz. Bu yıl da böyle devam edeceğini umut ediyorum. Hedefimiz yüzde 33 olan üretimden ihracat rakamınızı yüzde 50 oranına yükseltmek.

Ar-Ge çalışmalarınızı aktarır mısınız?

5 yıl öncesine kadar adet ve fiyat üzerinden rekabet ediyorduk. Artık gelinen noktada çizgi, tasarım oluşturuyoruz. Yazlık, kışlık ve ara sezonlar olarak üretimi bölüyoruz. Daha çok üretimin büyük kısmı basic ürünler yani annenin 12 ay kullanabileceği ürünler oluştursa da bunun yanında yaza, kışa ve ara sezonlara yönelik gruplar da hazırlıyoruz. Sektörde Ar-Ge çok oturmuş değildi. 5 yıl önce aldığımız bir kararla Ar-Ge'ye yatırım yapmaya başladık. Biz artık 1 yıl sonrasının koleksiyonunu yapmak zorunda olduğumuzu gördük. Örneğin, 2013 Ocak ayında İstanbul'da yapılacak olan fuarda 2013 kış trendini müşterilerimize sunacağız.

Türkiye'de 0-2 yaş alanında üretim yapan 4 firmadan biriyiz

Geçen yıl yüzde 10 oranında büyüdük. Bu büyümek istemememize rağmen yaşadığımız bir büyümeydi. Toplam istihdamımız 140. İstihdamı da artırmanın hesaplarını yapıyoruz. 0-2 yaş alanında üretim yapan Türkiye'deki 4 firmadan biriyiz. Türkiye'nin her yerinde ürün gönderebiliyoruz. Yazılım ve donanım yatırımlarını, mağazalar arasındaki koordinasyonu sağlayan network ağını, internet sitesi yatırımını geçen sene tamamladık. Önümüzdeki günlerde baskı ile ilgili bir yatırım yapabiliriz.