İhracatın yeni şampiyonu hazır giyim

İhracatta hazır giyim, otomotiv sektörünü geçti. Türkiye'nin ihracatında son yıllarda hazır giyim ve otomotiv arasında tatlı bir rekabet yaşanıyor. Bir yıl aradan sonra yeniden otomotivin önünde yer alan hazır giyim sektörü, en son 2009'un Şubat ayında 5 milyon dolar, ağustos ayında ise 151 milyon dolar farkla önde yer almıştı.

Bir dönem ihracatı sırtlayan sektör olan hazır giyim, Çin ve Hindistan gibi ülkelerin pazar kaybetmesiyle yeniden zirveye çıktı. Dünyada yaşanan krizin ardından düşüşe geçen ihracat rakamları 2009'un ortalarında başlayan yükselişini sürdürüyor. Bu kapsamda ihracat, bu yılın ocak-ağustos döneminde yüzde 12,95 artışla 72 milyar 968 milyon dolara yükselirken, son 12 aydaki ihracat ise 110 milyar 502 milyon dolar olarak gerçekleşti.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre bu yıl ağustos ayında ihracat, 2009 yılının aynı ayına göre yüzde 11,44 artışla 8 milyar 561 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti. Ağustos ayında en fazla ihracat yapan sektör 1 milyar 180 milyon dolarla hazır giyim ve konfeksiyon olurken, bunu 1 milyar 89 milyon dolar ile kimyevi maddeler ve mamulleri, 1 milyar 5 milyon dolar ihracat ile otomotiv endüstrisi sektörleri takip etti. Ağustos ayı ihracat rakamları Devlet Bakanı Zafer Çağlayan ve TİM yönetiminin de katıldığı basın toplantısıyla açıklandı. İhracattaki artışın tekrar çift haneli rakamlara çıktığını söyleyen TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, hazır giyim ve konfeksiyon sektörünün ihracatta otomotivi geride bıraktığını söyledi. İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi ise sektörün ekonominin lokomotifi olduğunu bir kez daha gösterdiğini belirterek, bu artışın istihdama da yansıyacağını dile getirdi.

İhracatçıların kurda yaşadıkları sorunları 17 Eylül 2010'da Genişletilmiş Başkanlar Kurulu toplantısında direkt olarak Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz'a ileteceklerini kaydeden Büyükekşi, "Durmuş Bey'e çözüm önerilerimizi anlatacağız. Kendileri de bizlere görüşlerini paylaşacak. Türkiye'nin geleceği için en güzel çözümü bulacağımıza inanıyoruz. İhracatçılarımız Türkiye'nin ihracatçıları. Merkez Bankamız Türkiye'nin Merkez Bankası. Hepimiz aynı gemideyiz." ifadelerini kullandı. Dünya genelinde büyüme ile ilgili endişelerin devam ettiği bir süreçte, en cesur ve en doğru hamleyi yapan ülkelerin diğerlerine göre en az 10 yıllık avantaj elde edeceklerini anlatan Başkan Büyükekşi, "Biz de burada hızlı adımlar atarak ön plana çıkabiliriz. Sanayi üretim rakamları önemli sinyaller veriyor. İmalat sanayi endeksi 2010 Haziran'ında 119'a yükseldi. Bu rakam 121 olan 2008 Haziran rakamının çok az gerisinde. Dolayısıyla sanayi üretimi açısından 2008 Haziran rakamlarına geri döndüğümüz görülüyor." açıklamasında bulundu.

İhracatçı bazı sektörlerin Haziran 2008 üretim seviyelerinin üzerlerine çıktıklarını vurgu yapan Büyükekşi, özellikle gıda, tekstil, giyim eşyası, deri ürünleri, kimyasal maddeler, plastik ürünleri, makine ve elektrikli makinelerde üretimlerin kriz öncesine dönüş sinyali verdiklerine de dikkat çekti. Kriz öncesi seviyesini yakalayamayan iki sektör ise otomotiv ve ana metal sanayi olarak belirlendi.

Devlet Bakanı Zafer Çağlayan ise dünyada yaşanan olumsuzluklara rağmen 8 aylık süreçte ihracatçıların performansının gayet iyi olduğunu, bu atılımlarla Orta Vadeli Program'da 107,5 milyar dolar olan hedefin de aşılabileceğini dile getirdi.