Louis Vuitton Cruise 2018 koleksiyonunda gelenek ile moderniteyi birleştirdi

Fransız lüks markası Louis Vuitton Cruise 2018 koleksiyonunu 14 Mayıs Pazar günü Japonya’nın Kyoto kentini çevreleyen dağlarda yer alan Miho Müzesi’nin olağanüstü ortamında tanıttı. Konum seçimi elbette tesadüfi değildi, moda, şehir ortamı ve doğanın mükemmel bileşimini ortaya koyan tüm temel öğeleri taşıyan bu yeni koleksiyon, Japon kültüründen de referanslar taşıyordu.

Chanel’in Paris, Prada’nın Milano, Dior’un Los Angeles etkinliklerinin ardından, Louis Vuitton Cruise 2018 koleksiyonunu tanıtan en son moda evi oldu. Defile 1997 yılında mimar I. M Pei tarafından tasarlanan Miho Müzesi’nin olağanüstü ortamında gerçekleştirildi.

Louis Vuitton’un kreatif direktörü Nicolas Ghesquière yaptığı açıklamada Miho Müzesi’ni birkaç yıl önce gezdiğini ve I.M. Pei’nin mimari ve doğa arasında kurduğu uyumdan oldukça etkilendiğini ifade etti. Japonya’nın çok iyi bildiği bir ülke olduğunu belirten Ghesquière, bölgenin 20 yıl önce ilham almak için gezdiği ilk yerlerden biri olduğunu ve o günden beri düzenli olarak ziyaret ettiğini dile getirdi ve koleksiyonun Japonya’nın uzun yıllardır kendisine verdiği şeylerin bir bileşimi olduğunu söyledi.

Bu koleksiyon ile tasarımcı şehir dünyası ile organik, gelenek ve modernliği; fütürizm ve şiiri bir araya getiriyor. Koleksiyon aynı zamanda Samurai, geleneksel giysiler ve dövüş sporları gibi Japon kültürüne özgü öğelerden aldığı ilham ile ortaya çıkıyor.

Koleksiyonun önde gelen parçaları arasında renkli parlak, kısa pullu elbiseler, yün ve deriyi birleştiren süveterler, altın renkli gece elbiseleri ve Kabuki maskelerden esinlenen çantalar yer alıyor.

Koleksiyon aynı zamanda iki önemli işbirliği ile de öne çıkıyor. Defileye katılan tasarımcı Kansaï Yamamoto Cruise 2018 koleksiyonunda bazı giysiler ve aksesuarlar için ikonlar, simgeler ve karakterler, tasarımcı Kristopher Haigh ise koleksiyon için şapkalar tasarladı.