DHA - Dünyanın en önemli tekstil fuarlarından Paris Premeire Vision’a katılmak için 15 yıl önce karakolluk olan Türk tekstilciler, 2011’de 52 firmayla fuara çıkarma yaptı. İTHİB Başkanı İsmail Gülle, “Bizim için iade-i itibar yılı oldu. Alınmadığımız fuarın yüzde 10’unu Türk firmaları oluşturdu” dedi.

Première Vision - Forum Pulsation

Türk firmalar, 1996 yılında dünyanın en önemli tekstil fuarlarından Paris Première Vision’a alınmayan ve otel lobisinde alternatif fuar düzenledikleri için de nezarethaneye atılan Türk tekstilciler bu yıl aynı fuara 52 firma ve 54 standla katıldılar. İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçılar Birliği (İTHİB) Başkanı İsmail Gülle, Eylül ayında Türkiye’de de tekstil fuarı yapılacağını açıkladı. 1996 yılında fuara alınmayan Türklerin yıllar içinde uluslararası tekstil piyasasında kendini kanıtladığını söyleyen Gülle, bu yıl fuara 52 firmanın katıldığını bunun çok önemli bir rakam olduğunu dile getirdi ve “Bu yıl bizim için iade-i itibar yılı oldu. Geçmişte alınmadığımız fuarın yüzde 10’unu Türk firmaları oluşturdu” dedi.

Gözaltından zirveye

Gülle, yıllar önce karakolda biten olayın ayrıntılarını da şöyle anlattı: “1996 yılında 3-4 Türk firması fuara katılmak istedi. Ancak kabul edilmediler. Buna tepki olarak Paris’te bir otelin lobisinde ürünlerine sergilemeye başladılar. Bunu haber alan polis oteli basarak işadamlarımızı gözaltına aldı. Kefaletle serbest kaldılar. Dönemin parasıyla 500 bin frank kefalet ödemişlerdi.”
Bu yılki fuarın çok güzel başladığını vurgulayan Gülle, “Küresel alıcıların görmeden satın alma kararı vermediği Paris Premiere’de bu yıl gövde gösteri yaptık. Fuarın yüzde 10’a yakınını Türk firmaları oluşturuyor” dedi. Türkiye’de tekstil sektörünün son 4-5 yılda ciddi bir sınavdan geçtiğini belirten İTHİB Başkanı Gülle, “Bu dönemde adeta sırat köprüsünden, sabır dergahından geçtik. 2011 sektörün itibarının iade edildiği yıl olacak. Gerek ciro gerekse kârlılık açısından iyi bir yıl olacak. Bu fuarda da yüzümüzü güldüren anlaşmalara, bağlantılara imza attık” diye konuştu.

Lambadan cin çıksa

2009 ve 2010 yılının sektörün hayal bile edemeyeceği gelişmelerin yaşandığı bir yıl olduğuna dikkat çeken Gülle şunları söyledi: “Lambadan cin çıkıp ne istersiniz dese, bugün yaşadıklarımızı ‘olamaz’ diye istemezdik, hayal edemezdik. Hammadde fiyatları 3 kat arttı, ihracat ikiye katlandı, dolar kuru sonunda istediğimiz noktaya geldi. Bu sayede 2011’in altı aylık siparişini ilk ayda satabildik.” Gülle, tekstil ihracatının bu yıl yüzde 30 büyüyerek 8 milyar dolara ulaşmasının öngörüldüğünü kaydetti.

Tex-Bridge ile marka olacağız

İstanbul’da küresel marka haline gelecek uluslar arası bir fuar düzenlemek için harekete geçtiklerini belirten İsmail Gülle, “Türkiye’nin çevresinde ciddi gelişmeler oluyor. Bundan aldığımız cesaretle uluslararası bir fuar yapmak istiyoruz. İstanbul konseptine uygun, seçkin markaların olduğu bir fuar planlıyoruz. ‘İstanbul Tex-Bridge’ adını verdiğimiz fuarı Eylül ayının sonlarında yapacağız. Yabancı firmaların da katılımı sağlayacağız” dedi.

Türkiye’nin devleri Première Vision’da

Dünya modasının kalbinin attığı Paris’te 8-10 Şubat tarihleri arasında düzenlenen Première Vision’a bu yıl 668 firma katıldı. Üç günde 18 bin kişinin ziyaret etmesi beklenen fuarda, Türk tekstilciler 2500 metrekarelik alanda boy gösterdi. Altınyıldız, Yünsa, Sanko, Palateks, Kipaş ve Bahariye Mensucat gibi önemli Türk markalarının standlarına Avrupalı tasarımcılar ve Uzakdoğulu işadamları yoğun ilgi gösterdi.