Valentino’nun şık romantizmi
Modada ebedi şıklığı arayanların bu sene ki adresi yine Valentino olacak.
Renk skalasından kumaşlara ve tasarımlardaki kraliyet havasına kadar moda evinin defilesindeki her parça yoğun bir romantizm havası ortaya koyuyordu.
Valentino’nun kreatif direktörü Pierpaolo Piccioli’nin yaptığı gibi farklı renkleri muhteşem bir şekilde bir arada kullanabilen çok fazla tasarımcı bulunmuyor.
Parlak pastel renkleri yumuşak ana renklerle birleştiren tasarımcının, özel olarak yapılan ve devasa camlarından Les Invalides’in varaklı kubbesinin görülebildiği devasa bir hangarda gerçekleştirilen defilesi, oldukça istisnaiydi.
Defile Piccioli’nin Milano’da, benzer renk paleti kullanarak ancak naylondan ürettiği Moncler Genius tasarımlarının ardından gerçekleşti.
Valentino için Romalı tasarımcıların tasarımlarıyla uyumlu A sınıfı parçalar ortaya koydu.
Defilenin genel havası şıklık üzerineydi, muhteşem bir teknik ve yoğun çiçek kullanımı parçalarda dikkat çekti, saten elbiselerin tümüne yayılmış yarım metrelik yapraklar, kabartma motif işli yün mantolar üzerine işlenmiş devasa orkideler ve büyük gelincikler ve hercai menekşeler podyumu süsledi.
Piccioli’nin çiçeklerle bezeli program notlarında zarafetin otorite olduğu, ifade biçiminde iyilik ve ruhani bir havada bireyselliği ortaya koyduğu ifade ediliyordu.
Kimi zaman, özellikle ortalarında defile bir zaman kapsülü içerisinde, 70’li yılların modasına takılmış gibi görünüyordu. Ancak genel olarak bu şov kendine güvene bir hayal gücünün cesur bir şekilde ifade edilmesiydi.
Björk’ün müziklerinin defile boyunca tasarımlara duyulan şaşkınlık ve heyecan ile fısıltılarla kesildiği görüldü. Özellikle defilenin kapanışında, altı adet çiçeklerle ve pullarla kaplı olağanüstü elbise özellikle hayranlık uyandırdı.
Tasarımcısının ayakta alkışlandığı marka, halka arz edilirken, sonuçların bu koleksiyona duyulan ilginin yarısı kadar olması durumunda bile oldukça büyük kar etmeyi umuyor.
Copyright © 2023 FashionNetwork.com Tüm Hakları saklıdır
