Yoga kıyafetiyle AB'ye girdi

İZMİR - Tekstil ve hazırgiyim sektörü ile 1980'li yıllarda tanışan Ayhan Seyfeli, çalıştığı uluslararası tekstil firması Uzakdoğu'ya gidince, kendi şirketini kurup organik tekstil işine adım attı. "Sektörde Çin'in giremediği ne yapabilirim" sorusuna yanıt aradığı sırada organikle ilgilenmeye karar verdiğini belirten Seyfeli, 2004 yılında kurduğu Seyfeli Tekstil Limited Şirketi ile Avrupa'nın da önemli organik giysi tedarikçilerinden biri konumuna yükseldi.

Bebek giyiminden yaşlı insanlara kadar her yaş için üretim yaptıklarını belirten şirketin kurucusu Ayhan Seyfeli, ayrıca kayaktan, spora hatta yoga kıyafetlerine kadar birçok spesifik ürünün organiğini ürettiklerini belirtti. Almanya, Fransa, Hollanda, İngiltere ve Belçika başta olmak üzere Avrupa pazarında güçlü bir isim yaptıklarını kaydeden Seyfeli, İzmir MTK Sitesi'nde ürettiği organik ürünlerinin tamamını Avrupa pazarına sattıklarını belirtti.

En başarılı 10 kadından biri

Ayhan Seyfeli'nin organik ürünlerde yakaladığı bu sonuç, onu Türkiye'nin en başarılı 10 kadın girişimcisinden biri haline de getirdi. Ayhan Seyfeli, Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER), Ekonomist ve Garanti Bankası'nın işbirliği ile düzenlenen 4'üncü Kadın Girişimciler Yarışması'na katılan 2 bin 680 kadın girişimci arasında ilk 10'a girerek finale kaldı.

Geçen yıl krize rağmen organik giysi ihracatından 1.5 milyon Euro ciro sağladığını belirten Ayhan Seyfeli, bu yıl ihracat miktarını 2 milyon Euro'ya çıkarmayı hedefleklediklerini dile getirerek, "En sıkıntılı kriz döneminde bile ihracatımız 1.5 milyon Euro'nun üzerine çıkararak İzmir Vergi Dairesi ve İzmir Ticaret Odası tarafından ödüllendirildik. Şimdi amacım bu başarıyı Avrupa'ya taşıyıp kendi markamı yaratmak. Çevreci bir anlayışla insanları bilinçlendirmek ve sağlıklı giyinmeye yöneltmek istiyorum. Global ısınma nedeniyle gittikçe ekolojik dengesi bozulan dünyamızı kurtarma çabalarına ben de yeni projelerimle destek olmak istiyorum" diye konuştu.

İç pazardan da talep geliyor

Çevre konusunda kendisine sosyal sorumluluk yükleyen Seyfeli, yeni bir proje olarak da kullanılmış tekstil ürünlerinin yeniden kullanıma kazandırılması ve giysi haline getirilmesi konusunda araştırma yaptığını söyledi. Seyfeli, son yıllarda iç pazardan da ürünlerine talep almaya başladığını, çok geçmeden iç piyasaya yönelmenin planlarını yaptığını aktardı. Bebekten, yaşlı grubuna kadar her türlü organik giysiyi ürettiklerini söyleyen Ayhan Seyfeli, "Laf olsun diye organik etiketi takmıyorum. Ürettiğim her organik ürünü Global Organik Tekstil Sertifikası (GOTS) standartlarında. Ürünlerin GOTS'a uygunluğu Hollanda merkezli Control Union tarafından denetleniyor. Ürünlerimizde kullandığımız kumaş, iplik, boya ve aksesuarların tamamı ya organik ya da ekolojik. Bu hassas çalışma sayesinde firmamızın ismi Avrupa pazarında kısa zamanda güçlü bir yer edindi. Almanya, Fransa, Hollanda, İngiltere ve Belçika başta olmak üzere Avrupa'nın birçok ülkesinden güçlü müşteriler edinince, bu ülkelerdeki tasarımcılarla birlikte yeni koleksiyonlar hazırlayıp organik kumaştan modeller üretmeye başladık. Gömlekten pantolona, şapkadan bebek giysisine ve yoga kıyafetlerinden iç giyime kadar ürün grubumuzu çeşitlendirdik. Bu şekilde her ürünün organik üretilebileceğini göstermiş olduk" diye konuştu.

Seyfeli, organik giysi üretimine başladıklarında Avrupalı firmaların kendilerinden daha çok çocuk giysisi talep ettiğini, ancak zaman geçtikçe ileri yaş gruplarına yönelik giysi taleplerinin de artmaya başladığını vurguladı. Son yıllarda özellikle spor yapan genç kesimlerden organik spor giysisi talebi almaya başladıklarını vurgulayan Seyfeli, kayak giysilerinde organik ya da geri dönüşümlü ürün tercihlerinin belirgin şekilde arttığına dikkat çekti. Seyfeli, uluslararası toplumlarda dünyanın ekolojik dengesini koruma kaygısının artmasıyla birlikte organik giysi talebinin de artacağını belirtti. 

'Organik pamuk bulmak zor'

Seyfeli, organik giysinin en önemli hammaddesi olan organik pamuk bulmanın gün geçtikçe zorlaştığını, Türkiye'nin az üretilen bu ürünü pamuk olarak ihraç etmesine karşı çıkılması gerektiğinin altını çizdi. Organik pamuğun işlenerek ürün olarak ihraç edilmesi durumunda ekonomiye daha yüksek katma değer katacağını savunan Seyfeli, "Organik pamuk çok değerli. Bu ürün biraz Söke'de biraz Çukurova'da yetiştiriliyor. Ancak, bu ürünü uluslararası pamuk borsaları kapatmış durumda. Yerli ihracatçı ülkesinde yetişen pamuğu alamıyor" diyerek sözlerini tamamladı.